Yazarımız Ali Ulvi Altınsoy, Başkan Trump’ın Filistin destekçisi öğrencilerin sınırdışı edilmesini sağlayan “antisemitizm” kararnamesini imzalamasını ele aldı.
30 Ocak 2025 Ali Ulvi Altınsoy Uyananhaber.com
20 Ocak’ta göreve gelen Başkan Trump Filistin destekçisi öğrencilerin sınırdışı edilmesini sağlayan “antisemitizmle mücadele” başlıklı Beyaz Saray kararnamesini imzaladı. Karar, ülkeye büyük özverilerle gelmiş yabancı öğrencilerin kampüste devam eden bir gösteriye, toplantıya, sergiye katılmasını bahane göstererek onların karga tulumba yasadışı göçmenler gibi bütün hakları ellerinden alınıp sınırdışı edilmelerini mümkün kılmakta. Metinde ayrıca, ABD yasalarında yer alan ve yabancı uyrukluların güvenlik gerekçesiyle ABD’ye girişlerinin engellenebileceğini belirten bir bölüme de atıfta bulunuldu. Bu nedenlerle kararname insan hakları ve özgürlükler bakımından tartışılmakta.
Donald Trump 2019 yılında da aynı başlıklı bir kararname imzalamıitı. Ancak bunda kendisinin açıklamasına göre daha yeni ve etkili tedbirler eklenmiş. Trump, söz konusu kararnamede, 7 Ekim 2023’teki Hamas saldırılarına atıf yaptıktan sonra ABD’de kampüslerde Yahudi öğrencilere yönelik ayrımcılığın ve tehditlerin arttığını, buna sessiz kalmayacağını savundu, “antisemitizmle güçlü bir şekilde mücadele edileceğini, mevcut ve uygun tüm yasal araçların kullanılacağını, antisemitik taciz ve şiddetin faillerinden hesap sorulacağını” iddia etti. Buna göre Dışişleri, Eğitim ve İç Güvenlik bakanlıkları ortak çalışacak, yabancı öğrenciler hakkında rapor tutacak bu yabancıların sınır dışı edilmesine yönelik adım atacak. İsrail’in Gazze’deki soykırımı devam ederken ABD kampüslerinde yüzbinler aylarca İsrail’i ve ona koşulsuz destek veren ABD yönetimini hedef alan barışçıl gösteriler düzenlemişti.
Aslında bunlar Demoklesin kılıcı tedbirlerdir, İsmet Paşa’nın meşhur “gerektiğinde kanunları uygulamasını da biliriz” yöntemleridir. Pratikte, herhangi bir faaliyete, toplantıya ucundan katılmış öğrenciler sınırdışı edilmez. Bu öğrenciler bir köşeye çekilir, yıllarını verdikleri eğitimin ellerinden alınması ile Amerikan casus ya da en azından muhbirlik yapmaları arasında bir seçim sunulur. Bu şekilde ülkedeki yüzbinlerce, özellikle de Müslüman ülkelerden gelmiş öğrencilerin arasından pek çok kişi istihbarat örgütlerine devşirililir.
Bu kurnaz yaklaşıma rağmen bu tür girişimler genelde hatalıdır. Birincisi CIA’in işini biraz hafifletse de alacağı istihbarat kalitesinde fazla bir ilerleme kaydetmez. İkincisi imparatorluklar bu ilkesiz, temelsiz kararnamelerle kendi işleyişlerini ve yönetim felsefelerini baltalayarak kendilerine zarar verirler. Üçüncüsü kısa bir süre sonra pek çok yabancı öğrenci, önlerine gelecek bazı kötü örneklerden yola çıkarak geri duracaklardır ancak bu gelecekte yeniden ortaya çıkacak gösterileri fazla etkilemeyecektir. Çünkü gösteriler Amerikan vatandaşları ağırlıklı gelişti.
Kararname aslında büyük bir etki göstermekten ziyade Yahudi lobisine, “ey Yahudiler, bakın yasaları, teamülleri dahi ayaklar altına almak suretiyle sizden yanayım” mesajını verme yönünde bir görüntü veriyor.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.