FETÖ akademisyen yapılanması hedefte

14 Ocak 2025   A. Galip Gümüştekin

Ankara ve İstanbul dahil 23 ilde FETÖ’ye yönelik “Kıskaç-34” operasyonlarında 110 şüphelinin yakalandığı, bunların örgütün ‘akademisyen yapılanması’, ‘askeri yapılanması’ ve ‘güncel yapılanması’ içerisinde faaliyet yürüttüğü belirtildi. FETÖcülerin ‘gaybubet evi’ olarak adlandırılan hücre evlerinde barınmak, ankesörlü telefonlarla örgüt içerisinde sorumlu şahıslarla irtibatta bulunmak, münferit sınav soruşturmaları kapsamında mülakatlarda avantajlı olarak kodlanmak, örgütün kripto haberleşme programı ‘ByLock’ kullanıcısı olma delillerinden dolayı arandıkları, ancak bunların yanısıra operasyonlarda haklarında kesinleşmiş hapis cezası ve aranma kaydı olanların da yakalandığı belirtildi.

İçişleri Bakanı, operasyonlarda bol miktarda döviz ve Türk lirası ile doküman ve dijital doküman ele geçirildiğini aktardı. Bakan, milletin birlik ve beraberliğine, devletin bütünlüğüne, vatandaşların huzuruna ve refahına kasteden FETÖcü hainlere karşı mücadelelerini kararlılıkla devam ettirdiklerini vurgulayarak çalışmaları yapan başsavcılıkları ve operasyonları gerçekleştiren emniyet görevlilerini tebrik etti.

Türkiye’deki gelmiş geçmiş en büyük casusluk şebekesi olarak faaliyet gösteren, kurduğu paralel devlet yapısının yüzbinlerce örgüt üyesi ve sempatizanı olan FETÖ, 15 Temmuz hain darbe girişimi ardından ağır bir yara almış olmasına rağmen, çoğu NATO üyesi yabancı devletlerin verdikleri destekler sayesinde hain amaçlarına yönelik faaliyetlerine devam etmekte.

Özellikle üniversitelerde kapsamlı bir hakimiyet kuran, çok sayıda kendi üniversitesinin yanısıra, devlet ve vakıf üniversitelerinde de çok sayıda eleman bulunduran FETÖ, darbe sonrasında bu kurumlarda kripto olan elemanları sayesinde yuvalanmaya devam etti. İdari işlerde özellikle personel ve insan kaynakları bölümü, sekreterya ve özel kalem gibi noktaları seven örgüt, bir yandan da akademik kadroda varlığını sürdürmekte. AK Partili, Atatürkçü, solcu, etnik ayrılıkçı, diğer cemaatlere yakın sıfatlı sahte kimlikleriyle bulunan bu üyeler genç kesimden, kripto kimliğini koruyan yeni kişileri de kadrolara katmakta olduğu biliniyor.

Örgütün yapılanmasının yabancı istihbaratlarca kurulduğu ve geliştirildiği, örgütün devamı için kurumsal mehdilik doktrini ortaya atıldığı için FETÖ lideri Fetullah Gülen’in geçen yıl ölümünün büyük bir önem arz etmediği uzmanlarca dile getirilmekte.