Almanya hem ekonomi alanında hem de politika alanında girdiği krizden çıkmak yerine daha da batıyor
12/11/2024 Uyananinsan.com
Dünyanın ilk beÅŸ büyük ekonomisinden biri olan ve Avrupa’nın dinamosu olarak görülen 90 milyonluk Almanya arka arkaya küçülme dönemleri geçirirken siyaseten de bir krize girdi. Yahudi devletinin soykırımına kayıtsız ÅŸartsız destek veren ve silah yollayan Scholz hükümeti hızla halk desteÄŸi yitirirken koalisyonu oluÅŸturan üç partiden biri olan Hür Demokratların bakanlar kurulundan ayrılması sonucu iktidar fiilen sona ermiÅŸ oldu. Alman siyaseti ÅŸu anda seçimlerin Mart’ta mı yoksa Åžubat’ta mı yapılmasını tartışırken 2025 yılı da ÅŸimdiden ekonomik kayıp yılı olarak niteleniyor.
Almanya Ekonomi AraÅŸtırma Enstitüsü Ifo verilerine göre Ekim 2024’te ÅŸirketlerin %41,5’i sipariÅŸ eksikliÄŸi bildirerek 2009 finansal krizinden beri görülen en yüksek düzeye çıktı, Covid-19 pandemisi dönemini geride bıraktı. Alman ekonomisinin belkemiÄŸi olan ve Alman ekonomisinin beÅŸte birinden fazlasını oluÅŸturan imalat sektöründe ÅŸirketlerin %47,7’sinin sipariÅŸ eksikliÄŸinden ÅŸikayetçi olduÄŸu, metal üretimi ve iÅŸleme sektöründe bu oranın %68,3’e kadar çıktığı belirtildi. Ä°ÅŸ gücüne olan zayıf talep nedeniyle iÅŸe alım ajanslarının yaklaşık üçte ikisi talep eksikliÄŸi bildirdi.
İhracata bağımlı olan Alman imalat sanayisi, küresel ekonomideki yavaşlamadan, artan Çin rekabetinden ve Rusya-Ukrayna Savaşı sonrası yüksek enerji fiyatlarından olumsuz etkileniyor. Sipariş eksikliği ekonomik toparlanmayı engellemeye devam ederken sadece imalat değil bütün sektörleri etkiliyor. Almanya G7 ülkeleri içinde küçülen tek ülke oldu. Alman ekonomisi, yılın ikinci çeyreğinde %0,3 küçülmesinin ardından üçüncü çeyrekte %0,2 büyüme kaydederek resesyona girmekten kurtulmuştu. Alman ekonomisi, özellikle bölgedeki diğer ülkelere oranla daha büyük bir rol oynayan imalat sektöründeki kalıcı zayıflık nedeniyle kırılganlığını koruyor.
Rusya-Ukrayna Savaşı sonrası Avro Bölgesi’nde yükselen enflasyona karşı artan faiz oranları, Alman ÅŸirketlerin yatırım yapma arzusunu frenlerken, Çin ve Türkiye baÅŸta olmak üzere birçok ülkenin Almanya’dan ithal ettiÄŸi malları giderek daha fazla üretebilmesi Alman sanayisinin düşüşten kurtulmasını zorlaÅŸtırıyor. Ocak ayında yeniden ABD BaÅŸkanı olarak yemin edecek 78 yaşındaki Donald Trump, seçimi kazanırsa Almanya ekonomisini etkileyecek gümrük vergilerini önemli ölçüde artıracağını açıklamıştı.
Ãœlke ekonomisi geçen yıl, alışılmışın dışında yüksek düzeydeki enflasyonun satın alma gücünü etkilemesi, yüksek enerji fiyatları, düşen yatırımlar, zayıf dış talep ve faiz oranlarının yüksekliÄŸi gibi nedenlerle bir önceki yıla göre yüzde 0,3 daralmıştı. Hükümet, ekonomide bu yıl yüzde 0,2 küçülme bekliyor. Almanya, bu yıl da küçülürse 2023’te olduÄŸu gibi G7 ekonomileri arasında daralan tek ülke olacak.
Hükümette ekonomi konusunda tartışma anında çıkan kriz sonrasında koalisyon ortağı Hür Demokrat Parti FDP, tüm bakanlarını hükümetten geri çekerek koalisyondan fiilen ayrılma kararı aldı. FDP’nin hükümette Maliye, Adalet, UlaÅŸtırma ve EÄŸitim Bakanları bulunuyordu. Böylece FDP, Sosyal Demokrat Parti SPD ve YeÅŸiller ile olan koalisyon ortaklığından ayrılma kararı almış oldu. Bunun üzerine Almanya BaÅŸbakanı Scholz, 15 Ocak 2025’te meclisten güven oyu isteyeceÄŸini duyurdu.
FDP erken seçim istiyor. Muhalefette bulunan Hristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) Genel BaÅŸkanı ve Bavyera Eyalet BaÅŸbakanı Markus Söder de, derhal Federal Mecliste bir güven oylaması çaÄŸrısında bulunup hızlıca erken seçim istiyor. Scholz, büyük ihtimalle Ocak ayında güven oyu alamayacak, 60 gün içinde seçime gidilecek. Bu da en erken 9 Mart 2025’te sandığa gitme anlamına geliyor.
Ekonomik sıkıntılar ve sosyal sorunlar sonucunda Alman halkı, son ankete göre erken genel seçim istiyor. Ankete göre, trafik ışığı olarak adlandırılan mevcut koalisyonun dağılmasından en çok Hür Demokrat Parti sorumlu tutulurken, Sosyal Demokrat Parti destekçileri bile Olaf Scholz’ün tekrar baÅŸbakanlığa aday olmasına şüpheyle yaklaşıyor. Ankete katılanların %59’u koalisyonun sona ermesini desteklerken sadece %14’lük kesim hükümetin çalışmalarından memnun çıktı
Seçim anketlerine göre anamuhalefetteki CDU/CSU oy oranı %34, aşırı saÄŸcı AfD %18, SPD %16, YeÅŸiller %12, Sahra Wagenknecht Ä°ttifakı %6, FDP %5, sol parti ve diÄŸerleri %9 oy alıyor. Mart seçimleri ardından CDU/CSU’nun tek başına iktidar olması olanaksız görünürken genelde yakın görüşleri olan FDP’nin oylarının da buna yetmeyeceÄŸi anlaşılıyor. Bu durumda ya AfD ile ye da SPD ile koalisyona gitmesi ya da uzun sürecek bir hükümet krizinin oluÅŸması mümkün.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.