Kapsamlı araştırmada dini değerlere farklı siyasi grupların yaklaşımı hayret verici sonuçlar çıkardı.
Uyananinsan.com 13/11/2023
Sabancı Üniversitesi ve TÜSAD tarafından kurulan İstanbul Politikalar Merkezi ile araştırma yönelimli çalışmalar yapan Ankara Enstitüsü’nün “Türkiye’de Dindarlık Algısı” araştırmasına göre Türkiye’de geleneksel dindarlık biçimlerinin yerini daha bireysel maneviyat biçimlerine bıraktığı iddia edildi. Araştırmaya göre gerek PKK destekçisi siyasete oy verenlerin gerekse Cumhuriyet Halk Partisi’ne oy verenlerin beşte birden fazlası kendilerini İslamiyet ile özdeşleştirmeden dinsiz olarak görüyor; ateizm, agnostisizm, deizm gibi sıfatları benimsiyor.
Araştırmanın 22-25 Temmuz 2022 tarihleri arasında cep telefonlarından ulaşılan 1358 kişi ile yapılıp hata payının % 3,5 olarak belirtildi.
Araştırmaya göre katılımcıların % 92,3’ü Müslüman, %0,2 diğer dinler, %3,2 Deist (Allah’a inanıp dine inanmayan), %2,7 Ateist (Allah’ı reddeden), %0,7 Agnostik (Allah’a inanıp inanmadığına tam emin olmayan), %1 de tam olarak neye inandığını bilmeyenler. Buna göre %92,5 Allah’a ve dine inanırken %7,5 gibi yüksek bir sayı artık dine inanmıyor.
Parti tercihlerine bakıldığında AK Partili ve MHP’li katılımcıların tamamı, İYİ Partililerin %96’sı Müslüman olduğunu belirtti. CHP’li ve HDP’li (Yeşil Sol, veya diğer PKK yanlısı siyasal partiler) katılımcıların %78’i Müslüman olduğunu ifade etti. CHP’li katılımcıların %10’u deist, % 7’si ateist olduğunu belirtirken, HDP’li katılımcıların % 9’u deist, % 8’i ateist olduğunu dile getirdi. Buna göre gerek CHP gerekse PKK-yanlısı siyasete oy verenler %78 ile aynı oranda Müslümanım diyenlere ve %17 ile aynı oranda deist ve ateiste sahip.
Kadınlarla erkekler arasında din ve inanç tercihinde %2’den fazla fark bulunduğu ortaya çıktı. Müslüman olduğunu belirtenlerin en düşük, ateist veya deist olduğunu belirtenlerin en yüksek olduğu yaş grubu 1970’lerde çocukluğunu 1980lerde gençliğini yaşayan 55-64 yaş arası grup olarak belirlendi. Üniversite eğitimi alanlarda ateist ve deist oranları yükseliyor.
Kendisini Muhafazakâr, İslamcı, Ülkücü, Milliyetçi görenlerin hemen hepsi Müslüman olduğunu belirtiyor. Bu oran Atatürkçü olarak kendini niteleyenlerde büyük oranda düşüyor. Atatürkçü olarak kendini tanımlayanların %86,4’ü Müslüman olarak kendini nitelerken, kendini Sosyal Demokrat olarak niteleyenlerde bu yedide bir Müslüman olmama oranı dörtte bire yükseliyor. İlginç olan Sosyalistlerin Liberallerden daha fazla Müslüman oranına sahip olması. Sosyalistlerin %70 kadarı kendini Müslümanlık dini içinde görürken Liberallerde bu oran %62.
On kişiden biri dinin bütün gereklerini tam yaptığına, altısı yapmaya çalıştığına inanırken, onda iki inançlı olmasına rağmen ibadetlerini yerine getirmediğini belirtiyor. Halkın her 14 kişisinden sadece 1 kişisi dine inanmadığını söylüyor.
Yapılan araştırmada CHP’liler arasında dinin gereklerini yapan ya da yapmaya çalışanlar olarak nitelenen, genelde çoğu zaman oruç tutmasıyla bilinen kategori, hiç oruç tutmayanlar olarak bilinen inanan ancak dinin gereğini yapmayanlar ile aynı oranda.
Hem CHP hem de PKK-yanlısı partilere oy verenlerde dindar olduğunu belirtenlerin oranı %35, yani üçte bir civarı. PKK yanlısı siyaseti destekleyenlerin beşte ikisi kesinlikle dindar olmadığını vurguluyor. AK Partililer ise onda dokuzdan fazla oranda dindar oluğunu belirtiyor.
Çeşitli çevreler, iktidar ve cemaatlerin liderlerinin toplumda dindarlığın yaygınlaştığı iddialarının aksine halkın büyük çoğunluğu Türkiye’de dindarlığın azaldığına inanıyor.
Her beş kişiden biri sapıklığa hukuki destek istiyor
Yapılan araştırmada farklı cinsel yönelimler adı verilen LGBT olarak nitelenen toplumda sapıklık olarak nitelenen cinsel sapmalara hukuki bir statü verilmesine toplum karşı. İsteyenler istemeyenlerin üçte birinden az.
Sapıklık yanlısı seçmen CHP’de ve PKK yanlısı partilerde
PKK yanlısı siyasi partilere oy verenlerde sapıklığa hukuki statü isteyenlerle buna karşı olanların oranları aynıyken CHP’lilerde sapıklığa hukuki statü isteyenlerin oranı çok daha yüksek. CHP’de LGBT’yi tam ya da kısmen savunanların oranı bütün CHP seçmeninin yarısından fazla. MHP ile İYİ Parti seçmeni arasındaki en açık ve büyük fark sapıklık konusunda. MHP’de sapıklığın kanuni statü elde etmesini isteyenler ya da kısmen statü talep edenler onda bir iken İYİ Parti’de sapıklığa hukuki statü isteyenler ya da kısmen statü talep edenler üçte birden fazla orana sahip.
Toplumda başörtüsünün dinin gereği olduğunu düşünenler azınlıkta. Türkiye’nin yarısısından fazlası başörtüsünün zorunluluk olmadığını düşünürken, bu oran örneğin PKK yanlısı siyasi partilere oy veren, inancın daha azaldığı seçmende de farklı değil.
Araştırma sonuçları Diyanet İşleri Başkanlığı’na karşı yüksek bir güvensizlik olduğunu göstermekte. Buna göre ankete katılanların yüzde 41’i kuruma güvenmediğini belirtirken, yüzde 35,4’ü güvendiğini belirtti. Ankete katılanların yüzde 18,7’si kuruma ne güvendiğini ne de güvensizlik duyduğunu, yüzde 4,9’u ise soruyu cevaplamak istemediğini ifade etti. Özellikle muhalefet Diyanet İşleri Başkanlığına hiç güvenmemekte. Diyanet’e en fazla güven yüzde 77,2 ile iktidar partisi AK Parti seçmenlerinde, en az güven yüzde 10,4 ile ana muhalefet partisi CHP seçmenlerinde çıktı. AK Parti ve MHP seçmeni olduğunu belirtenler sırasıyla yüzde 77,2 ve yüzde 70 ile Diyanet’e en fazla güven duyan seçmen grubu.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.